45- EK: 5
EK: 5
KARA KAZAN HAKKININ VERİLMESİNDE OKUNAN
ÖRNEK DÜVAZİMÂMLAR
- 1 –
Medet Allah, yâ Muhammed, yâ Ali
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme
Gülbankı çekilen Bektaş-ı Velî
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme.
Âdem Safiyullah atam hakkı için
Eyüb’e verdiğin sitem hakkı için
Muhammed Mustafa Hatem hakkı için
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme.
Şâh Hasan aşkına kılarız zârı
Şâh Hüseyin şehîdlerin serveri
Ey Cebbâr-ı cömert Cenâb-ı Bâri
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme.
Zeynel’in cânına kıydılar cezâ
Muhammed Bâkır’dır sırrı Murtezâ
Câfer-i Sâdık’sın, Mûsâ ve Rızâ
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme.
Eydir “Şâh Hatâyî”m kamû kâdirdir
Takî’nin, Nakî’nin errahmânıdır
Askerî Mehdî’ye niyâzım budur
Mürvet dergâhından cüdâ düşürme.
- 2 -
“Kulû veşrebû” zamânında var idi
Hak, Muhammed, Ali’ye indi bu kazan
“Ve yüt‘imûne’t-ta‘âme alâ Hûbbihi”
Hasan, Hüseyin’e indi bu kazan.
Helâlından on iki kurbanı alır
Doksan bin çeşitten lezzeti gelir
İmâm-ı Zeynel’den bir himmet kalır
Hak İmâm Bâkır’a indi bu kazan.
Dört huruf, on iki nokta mâdeni
Gülcemâl dağından gelir odunu
Mü’mîn olanların îmânı, dîni
Câfer-i Sâdık’a indi bu kazan.
Mûsâ-i Kâzım’dan kaynadı, çoştu
Kuduret lokması honunda pişti
“Hel Etâ” Sûresi hem sofra açtı (*)
İmâm-ı Rızâ’ya indi bu kazan.
Cümle muhîbbânın hem hakkı vardır
Altında parlayan al-yeşil nûrdur
Tâ Kızıl Deli’den haberi vardır
Takî’ye, Nakî’ye indi bu kazan.
“İzâ zü’l-zileti” okunur bir gün
“Ve’l-âdiyâti” çekilir bir gün
“Elem neşrah leke” kalaylar her gün
Askerî, Mehdî’ye indi bu kazan.
Ali’nin sözleri yakından yakın
Kara kazan hakkın unutman sakın
Eğer bilirseniz lokmanın hakkın
Hazireti Pîr’e indi bu kazan.
- 3 -
Yevm-i kıyâmetten haberi vardır
Hakkın helâl eyle gel kara kazan
İnanmayanların nûrları nârdır
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Muhammed, Ali’den beri yanarsın
Gâhi kaynayıp gâhi coşarsın
Bizim için arşta, kürste pişersin
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Şâh Hasan, Hüseyin kusûra kalmaz
Aşk olmayan âşık kıymetin bilmez
Tâlibi olanlar yolundan kalmaz
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
İmâm Zeynel ile yanar ocağın
Durdukça var olsun yurdun, bucağın
Hazret-i Âdem’den geldi sacağın (*)
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Bâkır sana emânet teslîm oldu
Kaynadı kazanın gülistân oldu
Cömertler cömerdi kasabın geldi
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Yedi deniz içre aşk vardır sende
Câfer-i Sâdık’ın aslı zâtında
On iki kurban alır senin katında
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Mûsâ-i Kâzım’ı seversen eğer
Ne kadar methetsem o kadar değer
Çiğiyi halletmek hünermiş meğer
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
İmâm Rızâ’dan içtik aşkın dolusun
Cömertler cömerdi cömert kânısın
Bilirim Tanrı’nın sultan kulusun
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Takî’yle, Nakî’yle söylenir ünün
Senede bir kere doğuyor günün
Kırklar Meydanında açılır nûrun
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Askerî Mehdî’den açılır Meydan
Bunca muhîb canlar yiyecek bundan
On iki ayın bir Muharreminden
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
Dervîş Süleymân’ım demişiz beli
Bunca erenlerde kadîmdir yolu
Uzatsa yetişir Yemen’e eli
Hakkın helâl eyle gel kara kazan.
HAZIRLAYAN:
ÇUBUK YÖRESİNDE ERKAN
Alper ÇAĞLAYAN
Ankara-2002