Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. Seyyid Hakkı, 1965 Dersim doğumlu ve Ehli Beyt yazarı, Seyyid Seyfettin Ocağı evlatlarındandır. Aşk ile Canlar...
Seyyid Hakkı
Seyyid Seyfeddin Ocağı

3. Imam, Pir Imam Hüseyin'in hayatı...



3. Imam, Pir Imam Hüseyin'in hayatı...
Babası: Şahı Merdan Ali
Annesi: Seyyide Fatma-tüz Zehra
Lakabı: Şehid
Künyesi: Ebu-Abdullah
Yüzüğünün yazısı: Tanrı-nın emri olur.
Doğum yeri ve tarihi: Medine, M: 09 Ocak 626
Şehadet yeri ve tarihi: Kerbela, M: 10. 10. 680 - H:10 Muharrem 61
Kabrinin bulunduğu yer: Kerbela - Irak
Yaşı: 54
Katili: Şimr
Imamet süresi: 11 yıl
Zamanındaki halifeler: Muaviye ve Yezid

Islam tarihinin kara sayfası Kerbela. Ehli Beyt dünyasını yasa boğan Kerbela. Güruh-u Naci nesli, Hz.Muhammed Mustafa’nın torunu-varisi, Şahı Merdan Ali ve Seyyide Fatma-tüz Zehra’nın oğlu Pir Imam Hüseyin’i bir kaşık suya hasret bırakıp, şehit eden uğursuz Kerbela. 

Pir Imam Hüseyin, yaşantısıyla, davranışlarıyla, cesaretiyle sadece islam aleminde değil, bütün insanlık için görkemli bir abidedir. Pir Imam Şahı Merdan Ali ile Seyyide Fatma-tüz Zehra ananın ikinci evladıdır. 

O zamana kadar Araplar arasında pek rastlanmayan Hüseyin ismini, Hz.Muhammed Mustafa vermiştir. Pir Imam Hüseyin doğduğu zaman, Hz.Muhammed Mustafa’nın kulağına “O cennet çocuklarının efendisi yani Seyyid’i-dir” diye bir ses gelmiştir. Hz.Muhammed Mustafa, Imam Hasan ile Imam Hüseyin’i çok severmiş ve “bunlar benim oğullarımdır, kızımın oğullarıdır. „Allah’ım ben oları seviyorum, sen de onları sevenleri sev” diye Allah’a yalvarmıştır. 

Pir Imam Hüseyin’in çocukluğu, Hz.Muhammed Mustafa’nın derin sevgi ve şefkati içinde geçmiştir. Ancak bu durum, kısa sürmüştür. Henüz beş yaşındayken dedesi Hz.Muhammed Mustafa’yı ve kısa bir süre sonra da annesi Seyyide Fatma-tüz Zehra’yı kaybetmiştir. Bu durum, O‘nu oldukça etkilemiştir. 

Şahı Merdan Ali’nin şahadeti sonrasında abisi Imam Hasan’a itaat etmiştir. Çünkü babası kendisine, abisine uymasını vasiyet etmiştir. Ancak abisinin Muaviye’nin hileleriyle zehirletilerek şehid edilmesinden sonra yaşanan gelişmeler Pir Imam Hüseyin’in o zamana kadarki durumunu değiştirmiştir. Yezid’e biat etmemekteki kararlılığı, onun bu yolda sonuna kadar gideceğini göstermiştir.  

Pir Imam Hüseyin’in yaşadığı dönemde zalim Emevi egemenliği hüküm sürmüştür. Emevi ikdidarını kurumlaştıran Muaviye, Pir Imam Hüseyin’in babası Şahı Merdan Ali’yi ve abisi Imam Hasan’ı kendi iktidarı için tehlikeli görmüş ve binbir entrikayla onları şehit ettirmiştir. 

Muaviye, ölmeden önce çeşitli hille ve tehditlerle halkı oğlu Yezid’e biat ettirmiştir. Fakat Pir Imam Hüseyin ve bazı ileri gelenler biat etmemişlerdir. Muaviye ölünce yerine oğlu Yezid’i tayın etmiştir. Zaten oğlu Yezid de, babasının kanlı iktidarını korumak istemiştir. Muaviye, Hz.Muhammed Mustafa’yla yıllarca savaşmış ve Mekkeli müşriklerin önderi olan bir ailedendi. 

Hz.Muhammed Mustafa’nın hicretinden sonraki dönemde islamiyetin yaygınlaşmasıyla beraber bu aile, artık islam ümmetini yenmiyeceğini görünce takkiye yaparak islamiyeti seçmişlerdir. Oysa bilinir ki, bu ve benzer ailelerin amacı gelişen islamiyetin değerlerine sahip olmaktı. Bunlar bu amaçla da islamiyeti benimsemişlerdir.

Dolayısıyla islamiyetin ilk temsilcileri, onları yani gerçek islam taraftarlarını saf dışı bırakmışlardır. Bu müşrikler, günümüze değin sürecek bir çatışmanın tohumlarını taa o zamanlarda başarıyla ekmişlerdir. 

Işte sevgili Pir Imam Hüseyin, böylesi bir süreçte ya dedesinin, babasının ve abisinin yolunda gidecekti ya da müşriklerin temsilcisi Yezid’e boyun eğip, biat edecekti. 

Zaten Yezid işin bilincinde olduğu için ilk iş olarak babasının yarım bıraktığı bu işi tamamlamak üzere, Velid’e yolladığı mektupta “her ne suretle olusa olsun Imam Hüseyin, ibn-i Zübeyr ve ibn-i Ömer’in biatlerinin sağlanmasını, eğer bu mümkün olmazsa, boyunlarının vurulup, başlarının kendisine gönderilmesini” istemiştir. Hanedanlık ve Iktidar hırsının iştahlarını kabarttığı Emeviler’in yapamıyacakları iş olmamıştır. Babası Muaviye’nin izinden giden Yezid, gerekirse Hz.Muhammed Mustafa‘nın sevgili torununun başını dahi kesmeyi ve Ehli Beyt’e zulüm etmeyi göze almıştır. 

Doğal olarak Pir Imam Hüseyin, Yezid’e biat etmemiş ve Velid’in çabaları sonuç vermemiştir. Velhasıl olan bitenler karşısında Pir Imam Hüseyin, 4 mayıs 680 gecesi kardeşi Muhammed Hanefi’nin de tavsiyesiyle bütün aile fertleriyle birlikte Mekke’ye gitmiştir. Ayrıca bu sırada Pir Imam Hüseyin’in Mekke’ye gittiğini öğrenen Kufeliler de Imam Hüseyin’e elçiler göndererek Kufe’ye davet ederek kendisini halife olarak tanımaya hazır olduklarını bildirmişlerdir. 

Kufeliler, Muaviye’nin yönetiminden memnun olmadıkları için imamet makamına, yine Ali soyunun getirilmesini istemişlerdir. Bu istek daha çok imamlık hakkının, yani devlet başkanlığının Muaviye soyu hakkı olmayışından ileri gelmiştir. 

Bunun için Pir Imam Hüseyin’i, Kufe’ye çağırmışlar. Pir Imam Hüseyin, o günkü şartlar doğrultusunda bu çağrıya uymak zorunluluğunu duymuştur.

Velhasıl Pir Imam Hüseyin ve beraberindekiler, Kerbela Sahrası’na girdiklerinde Kerbela çölünün o sıcaklığında Pir Imam Hüseyin ve yandaşlarına su verilmemiştir. Çoluk çocuğun su feryadıyla inileyen Kerbela çölü, sayısı binleri bulan Yezid’in zalim askerlerini etkilememiştir. Fırat ırmağının yanından geçmesine rağmen suyun verilmemesi, bunun da Yezid’in ne gadar ve lahnet bir mahlukat olduğunu göstermektedir. 

Nihayet 10 Ekim 680 yani Hicri: 10 Muharrem 61 günü Pir Imam Hüseyin, son hazırlıklarını yapmış ve Yezid’in ordusuna yaklaşarak onlara hitap etmek istemiştir. Ancak bu çok kısa ve etkili konuşma, gözleri dönmüş azgınlardan oluşan bu orduyu pek etkilememiştir. 

Çok dengesiz bir şekilde başlayan savaşta, Pir Imam Hüseyin’in 23 suvari ve 40 piyadeden oluşan askerleri öğle üzeri olduğunda iyice azalmışlardır. Pir Imam Hüseyin de, az sayıda susuz ve bitkin insanla yaya olarak savaşmaya devam etmişlerdir. Sonunda Şimr’in emriyle her yandan hücum edilerek Pir Imam Hüseyin Miladi, 10 Ekim 680 şehit edilir. Bu arada On Dört Masum-u Pak da şehit edilirler.

Çadırlar ve kadınlar yağma edilir, hasta ve yatakta olan Imam Zeynel Abbidin de öldürülmek istenmiştir. Bu kanlı savaşın bitiminde, Imam Zeynel Abbidin yatak ve yorganlara sarılarak saklanmıştır. Pir Imam Hüseyin’in şehit edilmesi sonrasında çadıra koşan Şimr “Hüseyin’in bir oğlu daha olacak o, nerde?” diye aramaya başlar. Çadırın her tarafını arayıp Imam Zeynel Abbidin’i bulur. Ancak orada bulunan Ehli Beyt kadınları, Şimr’e hücum ederek Imam Zeynel Abbidin’i Şimr‘in elinden kurtarırlar. Bu çirkin savaşın en küçük kurbanı, henüz altı aylık bir bebek olan Pir Imam Hüseyin’in oğlu Ali Asgar’dır. Pir Imam Hüseyin’inle birlikte 73 kişi, katledilmişlerdir. 

Yezid’in onursuz yandaşı Ubeydullah ise, kötülük ve ahlaksızlıkta, zalimlikte efendisi Yezid ile yarış halindeymiş. Şu da bilmelidir ki, Kerbela’da Hakk yolunda kendisinin yüz katı bir orduya karşı duran Pir Imam Hüseyin’in kahramanlığına da rastlamak imkansızdır.

Pir Imam Hüseyin’in ve yol evlatlarının, Kerbela’da böyle feci şekilde katledilmeleri ve Hz.Muhammed Mustafa’nın, Ehli Beyt‘inin akla gelmedik şekilde ihanete cüretleri halkı bir kısmını o kadar etkilemiş olması, diğer bölgelerde duyulan katliam halkta Emevilere karşı büyük bir kin ve ayaklanma istekleri başlamıştır. Bu durum karşısında Yezid’in paralı kulları büsbütün kudurmuş ve zulüm etmekten hiç çekinmez olmuşlardır. 

Bunların tek sorumlusu, Hz.Muhammed Mustafa’nın makamını gasp edenlerdir. Bir taraftan “Allah umme salli ala seyyidine Muhammed, ala Ali seyyidine Muhammed ve Ehli Beyt!” yani „Ey güzel Allah’ım! Hz.Muhammed Mustafa’ya ve onun tertemiz soyu olan Ehli Beyti’ne dua ile selam olsun. Sen, esenlikler eyle“ derken diğer taraftan Hz.Muhammed Mustafa’nın evlatlarını katletmişlerdir, kutsal başını bedeninden ayırmışlardır.

Acaba, serveri Enbiya, Hz.Muhammed Mustafa’nın çiğer paresi, kadınlık aleminin en hayırlısı olan Seyyide Fatma-tüz Zehra ile Şahı Merdan Ali’nin evladı, islamın nuru, Ehli Beyt’in direği, Pir Imam Hüseyin niçin kıyam etmiş ve neden kendisini ve Resulullah’ın kızlarını, torunlarını Kerbela denilen yerde şehit vermiştir? Niçin, neden acaba? 

Allah’ın Resulü Hz.Muhammed Mustafa’nın sevgili torunu Pir Imam Hüseyin’in kıyamı, ilahi bir kıyamdır. Ne bir kavmi, ne bir ırki, ve nede bir mezhebidir. Pir Imam Hüseyin’in kıyamı adaletsizliğe, zulme, kötülüğe, merhametsizliğe karşı bir kıyam yani ayaklanma, baş kaldırma, karşı gelmedir. 

Pir Imam Hüseyin, dedesi Hz.Muhammed Mustafa’nın makam ve mevkisine oturmak ve kirletmek isteyen zalim hanedan ve diktatorların insanların üzerinde kuracağı tahaküme karşı kıyam etmiştir. Bunun içindir ki Kerbela, iyiliğin ve kötülüğün saffıdır. Tıpkı Bedir’de, Hendek’te, Uhud’da olduğu gibi. Iki saftan biri Hakk Muhammed Ali safı ve diğer saf ise, Putperest olan Ebu Sufyan’nın safı olmuştur. 

Ayni şekilde Kerbela’da görüyoruz ki, biri Pir Imam Hüseyin’in saffı ve diğer taraf ise, Ebu Sufyan oğlu Yezid’in saffı olmuştur. Ebu Sufyan Hz.Muhammed Mustafa’yı, Allah’ın kelamı olan Kur’an-ı, Şahı Merdan Ali’yi ve Ehli Beyt’ini ortadan kaldırma mücadelesi verirken, oğlu Muaviye de Kur’an-ın yayılmaması için mücadele vermiştir. Muaviye’nin oğlu Yezid de, Ehli Beyt’i ortadan kaldırmak için mücadele vermiştir.

Yezid’in safı kötünün, sapıklığın ve saltanatın saffıdır. Bunların gayesi Bedir, Hendek, Uhud, Cemel ve Sıffın gibi savaşlarda Zülfikar’ın adaleti doğrultusunda can veren yandaşlarının intikamını almaktan başka birşey olmamıştır. 

Ehli Beyt’e gönül verenleri Pir Imam Hüseyin’den koparamamışlardır, Ehli Beyt’in-den uzak tutamamışlardı. Fakat bütün bu uğraşlara rağmen On Iki Imam matem ayı gelince Pir Imam Hüseyin’i seven Aleviler daha da çoştular, daha da düşmanın yüreğine korku indirmişlerdir. On Iki Imam Ayı geldiğinde gönül aşkıyla, rızalığıyla matemini ve oruçlarını tutarlar. Islam tarihinde, Muharrem Ayı içerisinde gerçekleşen bu katliam her yıl anılır. Ağıtlar, mersiyeler, Duazlar, Deyişler okunur ve matem tutulur. 

Ey Ehli Beyt’e gönül verenler! O günü, iyi hatırlayın. Hatırlayın ki, Hakk ile batılın safı belli olsun. 

Sonuç olarak Kerbela katliamı, yüzyıllara damgasını vurmuş benzeri olmayan bir katliamdır. Öyle ki, yabancı araştırmacı Gibbon; “Yıllar sonra bile insanlar nerede olurlarsa olsunlar Imam Hüseyin’in bu trajik ölümü en soğukkanlı okuyucu bile üzecektir...” buyurmuştur.

Fakat diğer tarafta bakıyoruz ki, Dünyadaki Emevi yandaşları günler geçiyor, aylar geçiyor, yıllar geçiyor, asırlar geçiyor, Aşura denilen bir gün hatırlatılıyor, Kerbela denilen bir katliamdan bahis ediliyor, acaba nedir bu Aşura, bu Kerbela? diye soran olmadığı gibi, 1400 seneden beri bir gün olsun ne din derslerinde, ne Televiziyonlarda ve nede Diyanet, o günün anlamı ve manası üzerine bir kelime dahi sarf etmemiştir. 

Görüyoruz ki, Alevilere Kerbela katliamını ve Pir Imam Hüseyin’in şahadetini unutturmak istiyorlar. Gözlerine perde indirmek, ruhlarını karartmak, uydurulmuş kitaplarla Pir Imam Hüseyin’den, mateminden, Can aşı olan Aşuradan ve Ehli Beyt’inden habersiz bırakmak istiyorlar. 

Alevileri birbirine düşürmek için, bir olan Aleviliği bölüklere ayırma gayreti içindeler. Kimine Alevi, kimine Kızılbaş, kimine Rafizi ve kimine Bektaşi dediler. Ayırmaya, ayrıştırmaya, bölüp parçalamaya ve asimile yapmaya çalışıyorlar fakat başaramadılar ve başaramayacaklar. Doğusuyla, batısıyla Alevilerin bir bütün olduğunu hesaba katmadılar. Oysa ki, Pir Imam Hüseyin aşıkları bir ölürse bin doğarlar.
Aşk ile, Pir Imam Hüseyin ve hakikatin demine Huu…

Ehli Beyt yazarı ve Seyyid Seyfeddin Ocağı evlatlarından,
=Seyyid Hakkı=

Seyyid Hakkı, Sosyal medya takip hesaplarımız…
YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız:
https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62  
YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız:
https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618
Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz:
https://www.facebook.com/groups/244039227002241   
Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız;
https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 
WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı;
https://www.alevilikte-inanc.de/ 
Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız;
https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/

 

Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. * YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 * YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız: https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618 * Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241 * Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 * WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı; https://www.alevilikte-inanc.de/ * Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/ Aşk ile Canlar...