Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. Seyyid Hakkı, 1965 Dersim doğumlu ve Ehli Beyt yazarı, Seyyid Seyfettin Ocağı evlatlarındandır. Aşk ile Canlar...
Seyyid Hakkı
Seyyid Seyfeddin Ocağı

Kızıl Deli (Seyyid Ali Sultan) Ocağı


Kızıl Deli (Seyyid Ali Sultan) Ocağı
Hace Bektaş Veli Dergahı’ndaki 12 postan biri olan “Aşçı Postu”, Kızıl Deli Sultan’a aittir. Değişik kaynaklardan değişik iddialar mevcuttur. Çelebiler, onun Hacı Bektaş Veli ile Kadıncık Ana’dan doğan oğlu olduğunu iddia ederler.


Örneğin, Celalettin Ulusoy: “Hacı Bektaş Veli ile İdris Hoca’nın kızı Fatma Nuriye’nin (Kadıncık Ana) evlenmesinden Seyyid Ali Sultan (Timurtaş) dünyaya gelmiştir. Hacı Bektaş Veli’nim kitaplarda ve belgelerde geçen tek çocuğu olan Seyyid Ali Sultan’ın asıl adı İbrahim’dir” diyor.


Kimi kaynaklar ise onu, Hacı Bektaş Veli’nin amcası Haydar Gazi’nin torunu sayarlar. Haydar Gazi’nin oğlu Hüseyin Gazi’nin oğlu olduğunu ileri sürerler.


M.Tevfik Oytan (Bektaşiliğin içyüzü) adlı eserinde: “Seyyid Ali Sultan, Horasan Erenlerinden Hasan Ata’nın oğludur. Pir’in (Hacı Bektaş Veli’nin) ölümünden sonra, dört beş yıl Pir Postu’nda oturmuş, daha sonra Hızır Lala’nın küçük oğlu Mürsel Bali’yi (ki, Balım sultanın Babasıdır) de yanına alarak, Rumeli’ne geçmiştir. Dimetoka’da Dergah kurmuşlar. Seyyid Ali Sultan’ın ölümünden sonra, Mürsel Bali Posta oturmuş ve ölümünden sonra aynı yere gömülmüştür” diyor.


Dede babalardan yazar Doç. Bedri Noyan ise, Cemalettin Ulusoy’un iddiasına çok kızmakta ve şöyle yazmaktadır: “Kızıl Deli Sultan’ın bir adı da Timurtaş imiş. Hacı Bektaş Veli’nin Kadıncık Ana’dan doğma bel evladı imiş. Bu saçma, uydurma söylentiler başka hiç bir yerde görülmez. Böyle dayanaksız uydurmaları aklı bnaşında bir insan ortaya atamaz.”


Bedri Noyan: “Seyyid Ali Sultan, Horasan Erenlerinden Hüseyin Ata oğludur. Ahmet Hamdi Zeza Paşa’nın  Mısır’da Arapça olarak basılmış Kitabında “Hızır Lala, Seyyid Ali Sultan” olarak yazılmış olup, resmin altında Seyyid Hüseyin Ata oğlu Seyyid Ali Sultan diye yazmaktadır. Hızır Lala diye lakaplanmıştır. Doğum ve ölüm Miladi 1310 – 1402 dir” diyor ve ekliyor: Hacı Bektaş Veli vefat edince, onun yerine Posta oturdu. Fakat Rumeli Fethine katılmak için, yerini Habip Emirci’ye bırakarak, padişah güçlerine katıldı.


Balım sultan’ın babası Mürsel Baba da Dimetoka’ya bu dostunun yanına gitti. Mürsel Baba, orada kendi adına bir zeviye kurdu. Seyyid Ali Sultan’ın (Kızıl Deli) isteği üzerine, doksan yaşlarında mücerretlikden (hiç evlenmemiş) vazgeçip evlenmiş ve bu evlilikten Balım Sultan doğmuştu” diyor.


Bektaşi babalarından Turgut Koca (Bektaşi Nefesleri ve Şiirleri) adlı antolojisinde: “Kara Kuvvetlerinin kurulması “Pencik Kanunu” ile olmuştur. Pencik Kanunu ile Hacı Bektaş Veli Dergahı’na ödenen “Hams Hakkı”nı Seyyid Ali Sultan, orduya bağışlamıştır. Bu anlaşmayı Murat Bey, Kara Rüstem, Vezir Çandarlı Halil  ve Seyyid Ali Sultan 28 Haziran 1363 yılında imzalamışlardır” demektedir.


Seyyid Gazi tarafından yazılmış ve Doç. Dr. Bedri Noyan tarafından günümüze aktarılan “Seyyid Ali Sultan Velayetnamesi”n de: “Kızıl Deli rüyasında Hz.Muhammed’i görür: “Duan kabul edildi. Horasan dolaylarından benim temiz soyumdan sana kırk er gelecektir. Onlar üç gün sonra gelecektir. İçlerinden bilgin temiz huylu Rüstem adında biri vardır. Ona uy ona göstereceğin saygı banadır” der.


Öte yandan Hz.Muhammed, Horasan’daki kırk erenlere de görünerek: “Ey çiğer köşelerim, kırkınız gönlünüzü birleyip burdan Rum ilinde Hünkar Hacı Bektaş Veli’ye varın. Sizlere kılıç kuşatsın ve ne emir verirse emrinde olun. Sizleri Yıldırım han yanına yollasın, ona yardım edin, Rumrli’ni fethedin” der.


“Horasan’lı kırk Erenler Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin yanına gelirler. Hünkar, Seyyid Ali Sultan’ı sancaktar, Seyyid Rüstem Gazi’yi Kadıasker, Abdüssamet Fakı’yı imam, Seyyid Zali’yi saka, Seyyid Ahmet’i klavuz tayin eder. Onlardan dördüne “Kus-u Halili”? verir. Otuzaltısına da kılıç kuşatıp “Himmeti tam ve Erkanı tamam” ile Yıldırım Han’a yollar. Kırk Erenler Kızıl Deli’nin komutasında Çanakkale üzerinden geçerek Yıldırım Han’a katılırlar. Rumeli’nde bir dizi gazalarda bulunduktan sonra Bolayır Kuşatması’nda Süleyman Paşa şehit olur, onu orada defin ederler. Sancaktar Emir Sultan da Kavak Ovası’nda ölür. Seyyid Ali Sultan sancağı Tahir’e verir. Baçin, Murat, İpsala, Hakkı Kalelerini ele geçirirler. Fere’yi Dimetoka’yı da alırlar. Oradan Edirne’ye varıp, Edirne’yi de fet ederler. Sonra Şumnu, Rusçuk, Yerköy ve Silistre’yi alırlar. Oradan sonra Niğbolu’yu kuşatarak iki ayda ele geçirirler. Nihayet kırk Erenler vedalaşıp ayrılırlar. Seyyid Rüstem Gazi “Cebel-i Megaire” yi yurt rdinir. Dergahını buraya kurar. Yıldırım han da bir fermanla buraları kendisine verir”.


Yukarda adı geçen bu Velayetname’nin sonunda Seyyid Rüstem gazi’nin ölüm tarihi olarak miladi 1461 kaydı düşmüştür.


Pro. E. R. Fıglalı: “Seyyid Ali Sultan ile Mürsel Bali, bir gün Bulgar kızının evine giderler. Duvardaki seccedeyi alıp (Müslüman olmayan bir Bulgar’ın evindeki duvarda seccede ne arıyor?) namaza dururlar. Bulgar kızı bunların altından seccedeyi çekip alınca, ikisi yere yuvarlanırlar. Mürsel Bali kızdan bal ister. Kızın getirdiği baldan bir parmak alıp kızın ağzına verir. Bulgar kızı bu baldan hamile kalır. Bu hamilelikten Balım Sultan doğar. Annesi ölünce Balım Sultan, Seyyid Ali Ocağı’na alınır. Mürsel Bali 1480 yılında ölünce, balım Sultan Kızıl Deli Ocağı’nın başına geçer. 2.Beyazıt 1501 yılında onu Hacı Bektaş Veli Dergahı’nın başına getirir”.
(Türkiye’de Alevilik-Bektaşilik. E. R. Fıglalı).


Araştırmacı yazar İsmail Özmen: “Seyyid Ali Sultan, Timurtaş, Kızıl deli tek kişinin çeşitli ad ve lakapları olup, bu zat Hacı Bektaş Veli’nin Kadıncık Ana’dan olan oğludur. Ona ait post, Kızıl Deli makamıdır” diyor.


Bunları değerlendirecek olursak:
Bedri Noyan’ın yayınladığı Seyyid Ali Sultan Velayetnamesi, tarih bilincinden yoksundur. Şöyle ki:
1. Hacı Bektaş Veli 1271 yılında öldü. Türkler Rumeli’ne  Süleyman Paşa komutasında Çanakkale Boğazı’ından 1357 yılında geçtiler. Hünkar’ın onları görevlendirmesi imkansızdır.

2. Yine Bedri Noyan’ın yayınladığı aynı Velayetname’ye göre: “Hünkar vefat edince, Seyyid Ali Sultan, bir kaç yıl Post’ta, sonra Rumeli fethine katılmaya gidince Post’u Habip Emirci’ye bırakmış”.


Hünkar, 1271 yılında vefat ettiğinde Seyyid Ali Sultan, onun makamında bir kaç yıl olduğuna göre en az yirmi yaşlarında olmalıdır. Yani 1250 doğumlu olmalıydı. 1389 Nigbolu fethinde bulunduğu zaman 139 yaşında olması gerekir ki, bu olanaksızdır.


3.
Yine Bedri Noyan’ın referans olarak verdiği Ahmet Hamdi Zeza Paşa’nın kitabına göre Seyyid Ali Sultan 1310 yılında doğmuş. O halde; “Hünkar vefat edince bir kaç yıl onun Post’unda oturduktan sonra, Post’u Habip Emirci’ye bırakıp Rumeli’nin fethine gitmiş” olması da doğru olamaz. Çünkü Hünkar’ın ölümünden kırk yıl sonra dünyaya gelmiş oluyor.

4. Seyyid Ali Sultan Velayetnamesi’nin arkasında düşünülen tarihe göre Seyyid Rüstem 1461 yılında vefat etmiş. Yukarıdaki anlatıma göre ise Hünkar Hacı Bektaş Veli onu “Kadıasker” tayin etmiş. Yani 1271 yılında Seyyid Rüstem yaşıyor ve 1461 yılında ölüyor. Bunun da olanaksızlığı ortadadır.

5. M. Tefek Oytan’ın yukarda aktardığımız iddiasına göre Seyyid Ali Sultan, Mürsel bali’den önce vefat ediyor ve onun postuna Mürsel Bali oturuyor. Oysa Bedri Noyan, bunun aksini söylüyor.


Eğer Bedri Noyan’ın iddiası doğru ise; Balım Sultan, 1402 yılından önce doğuyor. Çünkü ona göre Seyyid Ali Sultan 1402 yılında vefat ediyor. O halde Balım Sultan 1516 yılında Hacı Bektaş’ta vefat ettiğinde 116 yaşının üstünde olmalıdır ki, bu pek inandırıcı değildir.


6. Turgut Koca
’nın yukarıda aktardığımız belgesinde; “Seyyid Ali Sulatan’ın, 28 Haziran 1363 yılında Hacı Bektaş Veli Dergahı adına Murat Han ve Veziriyle imzaladığı anlaşma” ya göre (ki; tek gerçek belge budur): Seyyid Ali Sultan’ın 1363 yılından sonra Hacı Bektaş Veli’nin Postunu Habip Emirci’ye  bırakmış olması da olanaksızdır. Çünkü: Habip Emirci, Hacı Bektaş Veli Velayetnamesi’ne göre, Hünkar’ın ölümünden sonra onun Postuna ilk oturan zattır. Post’a ilk oturduğunda yirmi yaşında varsayarsak, 1363 yılında en az 113 yaşlarında olması gerekirdi.


7.
Araştırmacı İsmail Özmen’de yanılıyor: Eğer Kızıl Deli Sultan, Hacı Bektaş Veli’nin Kadıncık Ana’dan doğan oğlu ise, en az 1960’lı yıllarda doğmuştur. 1363 yılında Murat Han’la yazılı anlaşma imzaladığında 100 yaşın üzerindedir. Yine 1397 yılında Dimetoka’da Kızıl Deli Ocağı’nı kurduğu zaman 130 yaşın üzeride olması gerekir ki, bu olanaksızdır.


8. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü
’nde kayıtlı 502 nolu Osmanlı Efkaf Defteri’nde: “Kızıl Deli Oğulları’nın Vakfı: Kızıl Deli; Rumeli Müslümanlık onuru ile tanıştığında, buralara geçip, Büyük Karya, darı Bükü ve Tirfili Virani Sultan Yıldırım Han döneminde sınırları ile mülk edinip, padişah mühürü ile onaylanmıştır.”


Yıldırım Beyazıt’ın fermanında:  “Buraları Kızıl Deli’ye verdim ki, kimse ona sıkıntı vermiye” demektedir. Daha sonra bunları Vakıf haline getirilmiş, Hicri 815 yılında padişah nişanı (Nişan-ı Humayun) verilmiştir.


II.Beyazıt
döneminde: Hicri 890 yılında “Kızıl Deli oğullarından Gülşah, İlyas, Celal, İshak ve Sinan (Kızıl Deli’nin torunları olmalı) birlikte katılarak vakıf yapsınlar”  diye yeni bir ferman verilmiş.


Bu belgeden de anlaşılıyor ki, Seyyid Ali Sultan (Kızıl Deli); Yıldırım Han döneminde (1389 - 1402) Rumeli’ndedir.


9. Doç. Dr. Bedri Noyan
onun Horasan’dan Hüseyin Ata oğlu olduğunu yazıyor. “Ata”ların, Hoca Ahmet Yesevi soyundan geldiğini biliyoruz. Bunların Hz.Ali ile Hz.Fatıma’dan geldikleri için, “Seyyid” olmadıklarınıda biliyoruz. Seyyid Ali Sultan’ın, “Seyyid” olarak anılması da gösteriyor ki, o , “Ata” ların soyundan gelmiyor. Onun babası (bize göre dedesi) “Hüseyin Ata” değil, “Hüseyin Gazi’dir.


Kızıl Deli
(Seyyid Ali Sultan), Hacı Bektaş Veli’nin amcası Haydar Gazi’nin torunudur. Nişabur Dergahı Piri Seyyid Musa’nın üç oğlu var. Bunlardan büyük oğul Seyyid Ali’dir ki, Baba İlyas’ın (Nişabur Dergahı son Piri) babasıdır. İkinci oğlu Seyyid İbrahim Sani’dir ki, Hacı Bektaş Veli’nin babasıdır. Üçüncü oğluHaydar Gazi’dir. Haydar Gazi, Nişabur’dan ayrılarak Van Gölü’nün doğusundaki “Hoy” kentine yerleşti. Onun da Hasan Gazi ve Hüseyin Gazi adlarında iki oğlu oldu. Bu kardeşler, Moğol istilasından sonra (takriben 1231 yılından sonra) gelip Malatya’nın Tenci Köyü’ne yerleştiler.


Hasan Gazi, Abdal Musa
’nin babasıdır. Hüseyin Gazi’nin ise Hacım Sultan ve Ali Seyyid Sultan adlarında iki oğlu oldu. Hacım Sultan ve amcasının oğlu Abdal Musa, 1250’lerden sonra Sulucakarahöyük’e amcazadeleri olan büyük Pir hacı Bektaş veli’nin yanına gittiler. Hüseyin gazi’nin diğer oğlu Ali Seydi Sultan, Malatya’nın Tenci Köyü’nde vefat etti. Türbesi de bu köydedir ve “Ali Seydi Sultan”adıyla anılmaktadır. (bakınız Tenciler Ocağı’na). Onun oğlu 2.Hüseyin gazi’nin oğlu Seyyid Ali Sultan (Kızıl Deli), daha sonra Sulucakarahöyük’e gitti. 1360 sonrasında da Rumeli’ne geçti.


Hüseyin Gazi ile Hasan Gazi, amca oğlu Hacı Bektaş Veli ile yaşıttırlar. Doç. Dr. Bedri Noyan’ın “1310 doğumludur” iddiası doğru ise Seyyid Ali Sultan (Kızıl Deli); Hüseyin Gazi torunu olur. Hatta ikinci kuşak torunu olabilir. Kuşaklar arasında 30 yaş olduğunu varsayarsak, Hüseyin Gazi, amcası oğlu Hacı Bektaş’la yaşıt olduğuna göre, 1210 yılı civarında doğmuş olabilir, onun oğlu Ali Seydi Sultan 1240 yılında, torunu da 1270 yılında doğmuş olabilir. 1310 yılında doğan Seyyid Ali Sultan, 2.kuşak torun oluyor.


Turgut Koca
’nın yukarıda aktardığımız belgesinden de anlaşılıyor ki; Seyyid Ali Sultan, 1363 yılında Hacı Bektaş Veli Dergahı adına Murat Han ve veziri Çandarlı ile anlaşma imzalıyor. Bu belge, yukarıda aktardığımız bir çok evsanevi iddiayı da çürütmektedir.


1360 – 1400
yılları arasında Rumeli, Alevi-Bektaşiliğin merkezi olmuştu. Seyyid Ali Sultan (Kızıl Deli), 1363 yılından sonra Rumeli’ne geçti. Dimetoka’da ki ocağını da 1397 yılında kurdu.


Dimetoka’da ki Kızıl Deli Ocağı, Rumeli’nde ki Aleviliğin büyük ocaklarından biridir. Bu ocak, onun ölümünden sonra, “Kızıl Deli Ocağı” adını aldı.


Kızıl Deli Ocağı,
doğrudan Hacı Bektaş Veli Dergahı’na bağlıdır. Hala Tırakya Müslümanları’nca ziyaret edilmektedir.


kızıl Deli’nin soy ağacı şöyledir:

1-Hz.Ali

2-İmam Hüseyin

3-İmam Zeynel Abbidin

4-İmam Muhammed Bakır

5-İmam cafer-i sadık

6-İmam Musa-i Kazım

7-İmam Ali-ül Rıza

8-İmam Muhammed Taki

9-Seyyid Musa Araç

10-Seyyid Muhammed (874 yılında Nişabur Dergahı Piridir.)

11-Seyyid Yahya

12-Seyyid Cafer

13-Seyyid Hüseyin

14-Seyyid Ubeydullah

15-Seyyid Muhammed

16-Seyyid İbrahim

17-Seyyid Hasan

18-Seyyid Muhammed Sani

19-Seyyid Mehdi

20-Seyyid İshak

21-Seyyid Musa

          
22-Seyyid Ali           

23-Seyyid İlyas

24-Seyyid Muhlis  

          
22-Seyyid İbrahim Sani

23-Hacı Bektaş Veli

24-Seyyid Hızır Lale (Habip Emirci)

          
22-Seyyid Haydar Gazi

            
23-Seyyid Hasan Gazi

24-Seyyid Abdal Musa

                
23-Seyyid Hüseyin Gazi

          
24-Hacım Sultan

          
24-Ali Seydi Sultan

           
2.Hüseyin Gazi

           
Seyyid Ali (Kızıl Deli).

=Seyyid Hakkı= 

Kaynak: Veli Saltık-Alevi ocakları 

Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. * YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 * YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız: https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618 * Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241 * Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 * WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı; https://www.alevilikte-inanc.de/ * Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/ Aşk ile Canlar...