Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. Seyyid Hakkı, 1965 Dersim doğumlu ve Ehli Beyt yazarı, Seyyid Seyfettin Ocağı evlatlarındandır. Aşk ile Canlar...
Seyyid Hakkı
Seyyid Seyfeddin Ocağı

Alevilikte, Kurban erkanı...


Alevilikte, Kurban erkanı...
Kurban kelimesinin anlamı Allah’a yakınlaşmak, rızasını, hoşnutluğunu kazanmak demektir. Yani, Allah’a manevi açıdan yakınlaşmaktır. Aslında sadece kurban keserek Allah’a manevi açıdan yaklaşılmıyor. 

Bir fakiri sevindirmek, bir yoksulun karnını doyurmak, insanlara sevgiyle yaklaşmak, okumak isteyipte imkansızlıktan okumayan öğrencileri okutmak, kısacası yoksulu ve fakiri sevindirmek, Allah’ın rızasını kazanmak demektir. Yani, kurban kesmeden de bunlar yapıldığında kurban yerine geçer.  

Alevilikte asıl kurban, nefsini tığlamaktır...
Ancak bilindiği gibi Kurban denilince, akla hayvan kesmek gelir. 
Oysaki Allah’ın rızasına ulaşmak ve hoşnutluğunu kazanmak, sadece hayvan kesmek anlamına gelmiyor. 

Çünkü asıl kurban, nefsini tığlamaktır. Yani „nefse“ yönelmek; Paylaşımcı, yardımsever, ihtiyacı olanın elinde tutmak, okumak isteyip te okuma imkanı olmayana okuma imkanı sağlamak, vs. gibi maddi, manevi yardım ve destekte bulunmaktır. 

Dolayısıyla içindeki kini, kibiri, kıskançlığı, çekememezliği, vs. atmadıkça yani nefsi emarelerden arınmadıkça, Pirin huzurunda özünü dara çekmedikçe, Pir-u Pak olmadıkça, paylaşımcı, yardımsever olmadıkça, yüzlerce hayvan da kurban kessilse bile bu kötülükleri silip atamaz. 

Kurban geleneği tarihçesi...
Kurban geleneği, Hz.Ibarahim peygamberin oğlu Hz.Ismail peygamberi kurban etmesiyle başlamıştır.
 

Hz.Ibrahim peygamber, çocuğu olmadığından dolayı Allah’a yakınırken, “yüce Allah’ım? Benim günahım neydi de bu kadar malım mülküm varken, soyumu sürdürecek bir evlad dahi vermedin bana?” diye yakınır. Canab-ı Hakk, Hz.Ibrahim peygamberin bu duasını kabul eder ve Hz.Ibrahim peygambere şöyle seslenir; “ya Ibrahim! Sana bir evlat vereceğim, sende Dünyada ençok sevdiğini bana kurban edeceksin” demesiyle beraber kurban geleneğinin de, ilk temeli atılmıştır. 

Hz.Ismail peygamber dünyaya geldiğinde Hz.Ibrahim peygamber şunu iyi anlamıştır ki, Dünyada ençok sevdiği oğlu Hz.Ismail peygamberdir ve Allah’a vermiş olduğu sözünü de yerine getirmesi gerekiyordu. 

Hz.Ismail peygamber, 12 yaşına gelinceye kadar Hz.Ibrahim peygamber sürülerle çeşitli hayvanlar kurban kesmesine rağmen kabul görülmemiştir. Çünkü Dünyada en çok sevdiğini Allah’a kurban etmesi gerekiyordu. Velhasıl her gece rüyalarına Allah’a vermiş olduğu söz gelir ve Hakk dostu olan Hz.Ibrahim peygamber, nefsini yani benliğini yok etmeden Canab-ı Hakk’a varılamıyacağını anlamıştır. Böylece dünyada en sevdiği oğlu Hz.Ismail peygamberi kurban etmekle elde ettiği bu gerçek manevi kavuşma uğruna Canab-ı Hakk tarafından gönderilen maddi bir kurban yani koçu kurban etmiştir, Günümüze dek kurban kesme geleneğinin kökü buraya dayanmaktadır. 

Görülüyor ki asıl kurban, nefsini tığlamaktır...
Hz.Ibrahim peygamber, nefsini yenmesi Hz.Ismail peygamberi bıçak altından kurtarıldığına dair bir kutlamadır. Insanoğlunun kurban edilmeyişi insanlar arasında şükran, sevinç ve dileklerinin kabul edilmesi manasında o günden bu güne kadar bayram havasında kutlanarak gelmiştir.
 

Bilindiği gibi Kurban denilince, aklımıza hayvan kesmek gelir. Allah’ın rızasına ulaşmak ve hoşnutluğunu kazanmak, sadece kurban kesmeklen mi mümkündür?  

Bakalım Kur’an, bu konu hakkında ne diyor?
Hac Suresi, 37. Ayeti’nde; “Fakat unutmayın ki, onların ne etleri Allah’a ulaşır, ne de kanları. Fakan O’na ulaşan, yanlızca sizin iyi niyet ve samimiyetinizdir. Işte bu amaçla onları sizin yararınıza sunuyoruz ki, O’nun sizi doğru yola iletmesine karşılık, O’nun şanını yüceltip tekbir getiresiniz diye. Öyleyse güzel davrananları müjdele” buyurmuştur.
 

Ve yine Kevser Suresi, 2. Ayet’te; “O halde, yanlız Rabbine ibadet et ve yanlız O’nun adına, kurban kes.” demektedir. 

Görüldüğü gibi kurban; Allah’a teslimiyetin, şükür etmenin, rızasını, hoşnutluğunu kazanmanın bir sembolü ve yakınlaşmaya, bir vesile olarak algılamasıdır. Yani iyi niyetle sunulan tüm maddi destek ve manevi yardımlar insanları memnun ettiği kadar Allah’ı da memnun etmiş olur. Demek ki kul kuldan razı olursa, Allah ta kuldan razı olurmuş. 

Görüldüğü gibi asıl kurban, nefsini tığlamaktır...
Hz.Ibrahim nefsini yenmesi, Ismail peygamberi bıçak altından kurtarıldığına dair bir kutlamadır. Insanoğlunun kurban edilmeyişi insanlar arasında şükran, sevinç ve dileklerinin kabul edilmesi manasında o günden bu güne kadar bayram havasında kutlanarak gelmiştir.
 

Genç Abdal, kurban konusunda...
Ayn-i cem de herkes muradın buldu,

Donandı meçlisler nur ile doldu,

Hep erenler evliyalar cem oldu,

Bu dem bayramımız seyranımız var buyurmuştur.
 

Alevilerde kurban dendiği zaman, asıl kurban nefsini tığlamaktır. Çünkü Aleviler, dualarında “canım kurban tenim tercüman” diyerek ikrar verip ikrarında durmaktır. Ilim ve irfanla olgunlaşıp erenler yolunda; El ele el hakka, Insan-i Kamil mertebesine erişip o meydana, gelmektir. 

Allah Allah deyip gel bu meydana,
Can baş feda edip götür kurbana,

Boyun eğip yüz sür Şahı Merdan’a,

Erenler bu meydan er meydanıdır.
 

Nesimi, Kurban konusunda…
Canım erenlere kurban,

Serim meydanda meydanda.

Ikrarım ezelden verdi,

Canım meydanda meydanda.
 

Gerçek olan olur gani,
Gani olan olur veli,

Nesimi’yim yüzün beni,

Derim meydanda meydanda.
 

Alevilerde, kurban-adak yapmanın kuralları vardır. Her can istediği anda veya zamanda kurban adıyamaz. Özelikle kurban kesecek canlar, aile içerisinde dargın küskün olmayacak, kurban-adak yaparken aile bir araya toplanıp herkes rızalık vermesi gerekmektedir. Çünkü Aleviler de rızasız lokma yenmez. Nasıl ki cemlerde rızalık verilmeden cem ibadetleri yapılmıyorsa, Pirler rızalık almadan Cem-i yapamıyorsa, kurbanda da aynı rızalık alınması gerekmektedir. 

Alevilerde, özellikle adak kurbanları herhangi bir canın bir dilek dilediğinde, bir kazadan kurtulduğunda, dilediği bütün dileklerinin kabul olmasından sonra kurban keserler. Bu kurbanıda kapı komşuya ve özelikle fakirlere dağıtırlar ki, et almaya gücü yetmeyenler ete kavuşmuş olsunlar. Ikrar, kurbanları vardır. Bu kurbanlar da yapılacak bir cem esnasında gelen bütün canlara, cemde lokma olarak sunulur.

Kurban bayramında, Ismail peygamber aşkına adamış oldukları kurbanını kesmeden önce, ailesiyle birlikte bir dergahta kurban ibadeti yaparlar. Cem şeklinde cemal camale Mürşid veya Pirin karşısında, kurban Duazları söylenir ve secde yapılır.
 

Dergahların olmadığı yerde Pir, eve çağrılır ve Pir, kurban duasını verdikten sonra kurban tığlanır. Alevilerde bayram dendiği zaman; Dargınların barışması, hasta ziyaretleri, kabir ziyaretleri, büyklerimizi ziyaret etmek, bir fakiri doyurmak, yoksulları ziyaret etmek ve onlarla paylaşımda bulunmaktır. Ziyaretlere varıp dilek dilemek ve en önemlisi cem olup Pir karşısında duaya durmaktır.

Aslı Şah-ı Merdan, Güruh-i Naci,
Gerçeğe bağlıdır bu yolun ucu,

Sende bir kurban talibin borcu,

Piri tarikata indi bu kurban.
 

Alevilerde, Hakk ile hakikat yolunda en büyük kurban, Pir Imam Hüseyin’dir. Kurban, manasına uygun şekilde yapılmalıdır. Kişisel nefs için kurban yapmak, manaya uygun değildir.  

Çünkü kurban kesmekteki amaç, paylaşmaktır. Dolayısıyla kendi ihtiyacını karşılamak yerine yoksulun karnını doyurmak, fakiri sevindirmek ve inancımızdaki manevi değerleri yaşatmaktır. En önemlisi de içindeki kini, kibiri kurban etmektir ve Pir’in huzurunda, özünü dara çekerek Pir’i pak olmaktır.  

Evet Canlar! Bu gün, gönlümüzün şad olduğu gündür...
* Çünkü Hz.Ibrahim peygamberin, nefsini Hakk’a kurban ettiği gündür.

* Cananın, canı bağışladığı gündür,

* Insanoğlunun, canı bağışlandığı gündür,

* Iyi niyetin, kötü niyeti yendiği gündür,

* Insanlık adına umutların yeşerdiği gündür,

* Cehalet zihniyetinin önüne geçildiği gündür,

* Barışın, dostluğun temelinin atıldığı gündür, vs.
 

Iyiliğin, doğruluğun kazandığı için, mutluyuz ve sevinçliyiz. Ancak gönül yasımız da vardır. Çünkü islam ve insanlık tarihinde en büyük kurban, Pir Imam Hüseyin ile birlikte sayısızca Hüseyinlerin kurban olmasıdır. 
Aşk ile, gerçeğin demine Huu...
 

Ehli Beyt yazarı ve Seyyid Seyfeddin Ocağı evlatlarından,
=Seyyid Hakkı=

Seyyid Hakkı, Sosyal Medya Takip Hesaplarımız…
YouTube, ilim kanalımız:
https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 
YouTube, Hakk Dergahı TV :
https://www.youtube.com/channel/UCiYFRPz6s8F4dBXue1V8zVg
Facebook, Alevi Hizmet Dergahı grubumuz:
https://www.facebook.com/groups/244039227002241/  
Fcebook, Ehlibeyt Ilim Mektebi sayfamız;
https://www.facebook.com/Ehlibeyt-%C4%B0lim-Mektebi-194839911064876 
WEB sayfamız, Alevilikte Inanç;
https://www.alevilikte-inanc.de/ 
Facebook özel sayfamız;
https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL


Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. * YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 * YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız: https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618 * Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241 * Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 * WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı; https://www.alevilikte-inanc.de/ * Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/ Aşk ile Canlar...